Gözümüzün gördüğü her yerin zeytinlik olduğu çocukluk yıllarımda önemini pek de anlamadığım hatta hiç bitmeyen zeytin ve zeytinyağı muhabbetlerinden sıkıldığım; doğduğum, büyüdüğüm topraklarda yaşamın ta kendisi, tek gelir kaynağı zeytincilik; şimdilerde köylünün deyimiyle ''içinden çıkan, dışını ödemese de '' yani masraflarını karşılayamasa da özellikle köylerde hayat halen zeytin ve zeytinyağından elde edilecek gelir üzerine kurulu...Ekonomik boyutu bir tarafa; bizim gibi Ege ve Akdeniz mutfağını tercih edenlerin, her gün bloglarında zeytinyağlı yemekler paylaşanların, bütün yemekleri hatta baklavası bile zeytinyağı ile yapılan bu mutfak kültürüne ve bu kültürün ana damarı zeytinliklerimize sahip çıkmaları gerekir diye düşünüyorum.
Yüzyıllık ağaçları korumak, geliştirmek, yeni dikim alanları açmak ve ıslah etmek gerçekten çok önemli ama ıslah etmekten ne anladığımız çok daha önemli tabii ki...Geçtiğimiz aylarda dört defa TBMM'ne sunulup, Yargıtay'dan geri dönen Enerji Bakanlığı'nın ''Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Kanunu'nda Değişiklik'' yasa tasarısının içinde geçen ıslah, aşılattırma, iyileştirme gibi anlamlarıyla kulağa hoş gelse de; aslında işin özeti ''Zeytinlik sahalar (zeytinlikler, antep fıstığı, harnupluk ve sakız ağaçlarının bulunduğu araziler) madenciliğe, petrol ve doğalgaz aramalarına hatta nükleer santrallere açılabilecekmiş...Yani binlerce yıldır bu topraklara hayat veren, kutsal kitaplarda yer alan, ölümsüzlük ağaçları zeytinliklerimiz de bu yasa ile derelerimiz gibi ıslah edilecekler.Kaz Dağları'nda altın aranmasına tepki olarak,'' Kaz Dağlarının üstü, altından daha değerlidir ''denilmişti.Kaz Dağları'nın, Madra Dağları'nın asıl altını zeytin ve zeytinyağıdır, zeytinliklerimiz her şeyden altından bile değerlidir.Umarım; paranın yenmez bir şey olduğu gerçeğini son ağaç kesilmeden, son nehir kurumadan anlayabiliriz.Doğamızı, zeytinliklerimizi korumak için Change.org'dan '' Türkiye'nin Zeytinliklerinin Ölüm Fermanına Hayır'' başlatılan imza kampanyasına katılırsanız ve arkadaşlarınızın da imzalaması için paylaşırsanız en azından tepkinizi göstermiş olursunuz diye düşünüyorum.
Yüzyıllık ağaçları korumak, geliştirmek, yeni dikim alanları açmak ve ıslah etmek gerçekten çok önemli ama ıslah etmekten ne anladığımız çok daha önemli tabii ki...Geçtiğimiz aylarda dört defa TBMM'ne sunulup, Yargıtay'dan geri dönen Enerji Bakanlığı'nın ''Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Kanunu'nda Değişiklik'' yasa tasarısının içinde geçen ıslah, aşılattırma, iyileştirme gibi anlamlarıyla kulağa hoş gelse de; aslında işin özeti ''Zeytinlik sahalar (zeytinlikler, antep fıstığı, harnupluk ve sakız ağaçlarının bulunduğu araziler) madenciliğe, petrol ve doğalgaz aramalarına hatta nükleer santrallere açılabilecekmiş...Yani binlerce yıldır bu topraklara hayat veren, kutsal kitaplarda yer alan, ölümsüzlük ağaçları zeytinliklerimiz de bu yasa ile derelerimiz gibi ıslah edilecekler.Kaz Dağları'nda altın aranmasına tepki olarak,'' Kaz Dağlarının üstü, altından daha değerlidir ''denilmişti.Kaz Dağları'nın, Madra Dağları'nın asıl altını zeytin ve zeytinyağıdır, zeytinliklerimiz her şeyden altından bile değerlidir.Umarım; paranın yenmez bir şey olduğu gerçeğini son ağaç kesilmeden, son nehir kurumadan anlayabiliriz.Doğamızı, zeytinliklerimizi korumak için Change.org'dan '' Türkiye'nin Zeytinliklerinin Ölüm Fermanına Hayır'' başlatılan imza kampanyasına katılırsanız ve arkadaşlarınızın da imzalaması için paylaşırsanız en azından tepkinizi göstermiş olursunuz diye düşünüyorum.
Teşekkür ederim Nergis hanımcım paylaşımınız için, hepimiz duyarlı olmalı, paylaşmalı ve farkındalığı arttırmalıyız. Ne de güzel söylemişsiniz, "zeytinlikleri değil, kendinizi ıslah edin" diye, çoook doğru. Zeytinime ve buğdayıma dokunma!!!
YanıtlaSilSevgiler, güzel günler dilerim...
Siz de bu konuda yazmışsınız,ben de size teşekkür ederim.Aslında yemek bloggerlerinin hepsi aynı duyarlılığı gösterse,ne de olsa pek çoğumuz zeytinyağlı yemekleri zevkle tüketip, paylaşıyoruz.Açıkçası bir gün hayatımızda zeytin ve zeytinyağının olmaması ihtimali beni çok tedirgin ediyor.Umarım ıslah olurlar da zeytinimizi,buğdayımızı,derelerimizi rahat bırakırlar.Sevgilerimle.
Sil